Merhaba, Magnifier serimizde büyüme alanında cevabını duymak isteyeceğiniz soruları uzmanlara soruyoruz, bugünkü konuğumuz 10 yılı aşkın süredir dijital pazarlama alanında faaliyet gösteren Kriko'nun kurucusu Uğur. Güncel sorulardan kısaca başlamak istiyorum. Çünkü merak ettiğiniz o kadar çok şey var ki. Bunlardan ilki geçmişte Yandex'teydi. Çok yakın bir zamanda Google'da seo parametreleri sızdırıldı. 14 binden fazla parametre sızdırıldı, tüm dünya bunu konuşuyor. Son birkaç ayda geçmişte yok denilen noktaların ortaya çıktığı alanlar oldu. Bunun etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Çok merak ediyorum. Aslında en heyecan verici konulardan biri. Yaklaşık 2004 yılından beri bu sektörün içindeyim. Şehir efsanelerinin dolaştığını kendi testlerimiz sonucunda görmemiz gerekiyor. Mahalle kutusu dediğim şeyin içerisinde, çalıştığımız markada veya kendi sahalarımızda yaptığımız testler sonucu ortaya çıkan bazı değerlendirmeler var. Dolayısıyla evet ilk yandex patladı ama sonrasında google'dan gelen bir sızıntı haberi oldukça heyecan vericiydi. Ama sonra dedim ki bu kadar heyecana gerek yok. Çünkü bu süreçte düşündüğümüz şeylerin çoğunun aslında algoritmada karşılığı var. Yani en altta seo 101 konularından başlayıp biraz daha buna benzer senaryolarda aklınıza neler geliyor, yani ben Google olsam bu konuyu nasıl değerlendirirdim? Bir soru sorduğunuzda verdiğiniz cevaplarla sızdırılan dokümanlar arasındaki farklar çok da farklı değil. Elbette bir fark var. Ayrı bir konu ama çoğunlukla çok da önemli sayılabilecek süreçleri yok. Hiçbir detay olduğunu sanmıyorum. Ancak bu belgede 14,000’den fazla parametreden bahsedilmektedir. Elbette bütün bunları incelemek zor. Ben de epey denedim, detaylarına baktım ama beni çok heyecanlandıran bir şey var, aa bak bunu nasıl kaçırdık, aslında dikkatimi çektiğini söyleyemem ama tabi ki bu bir algoritma değil, hatta her zaman bir Google algoritmasının bağladığı söylenir. Çöktüğü söyleniyor ama sızdırılan şey algoritma değil, appi'nin dokümantasyonu. Dolayısıyla bu dokümantasyonda yer alanlara bakıldığında aslında cevabı bulunamayan birkaç soru var. Burada kaç parametre aktif olarak kullanılıyor? 2 Bu parametrelerin kendi içindeki ağırlığı nedir? Bunun bir cevabı yok. Bu dokümantasyonda yer alan parametreleri 3 süreçte nasıl derlediniz? Algoritmada bu sorunun cevabı yok. Dolayısıyla bu belge ve içinde yer alan işlevlere dayanarak bir karar vermek vb. Şöyle yapalım. Bir takım risklerin olduğunu düşünüyorum. Peki sizi şaşırtmayabilir ama sizce hedef kitleyi veya seo camiasını şaşırtan 3 parametre neydi? Aynı zamanda Google'ın geçmişte yaptığı açıklamaların aksine kurumsal tarafta eğitmenlik de yapıyorum. Derslerimde bunu çok konuştum, bazılarında tepki gösterdiğim bir söylem var. Google'a yalancı gözüyle baktığınızda dünyanın en büyük teknoloji şirketidir ve bir topluluğu yöneten bir yapıya sahiptir. Bunu SEO tarafı için söylüyorum. Sonuçta bir algoritma var. Peki Coca Cola'nın ticari formülü nasıl ortaya çıktı? Ise, Google'ın ticari ürünlerinden biri, dolayısıyla bu yayınlanmış bir şey değil ama diğer yandan sektörde çok güçlü karakterler var. Yani söylemlerinin bir kısmı formülü yakalayabiliyor. Kritik noktalarda devreye girdi ve Google'ın aslında hayır dediğini, durumun böyle olduğunu söyledi. Senaryolar var ama pratikte pek de geçerli olmadıklarını bizzat kendim birçok kez gördüm. Bu arada mesela son dönemde iş yerinde beklenti daha önce bir sıralama faktörüydü, çok baskın faktörlerden biriydi. Aslında baktığınız zaman en çok güldüğüm konulardan biri de google. Meteorolojiden ayıran ve günümüz Google'ı yapan konulardan biri de pjent teknolojisidir, pjent teknolojisi aslında backlink değerlerini referans alarak bir sıralama puanı vermektedir. Aslında bir sayfaya puan veriyor ama bu yaklaşım aynı zamanda spam ekosisteminde doğmasına da sebep olmuş. Aslında bir yandan doğru dürüst bir şeyler yapmaya çalışırken, bir yandan da internet ekosistemini çöplüğe çeviren bir yaklaşımla biraz konudan uzaklaşıyordum. 2.010 İkide bir, biliyorsunuz, meşhur yüzük ve benzeri yaklaşımlardan sonra beklersiniz, işte bir sürü spam Twitter var, gücü biraz azaltılmış ve zamanla neredeyse yok denecek kadar azalmış deniliyor. Sıfıra indirildiği yönünde bir söylem var. Tarım bütçesinin optimizasyonu açısından bekling profillerinin değerli olduğunu her zaman söylüyoruz. Ancak belge, bekleyenlerin hala sıralamada bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Aslında burada spam tetikleyicilerini tetikleyen faktörlerden biri değilim. Daha doğrusu 100 tane makale yazıyorsunuz. Yayımlıyorsun, çoğu işe yaramıyor. Bunun sebebi aslında aynı angor Metin üzerinden gelen bağlantıların oranlarını dengelemiş olmalarıdır. Yani bir makale yazıyorsunuz, hep aynı metne link veriyorsunuz veya farklı bir makaleye link veriyorsunuz. Aynı angormetini kullanıyorsanız bu spam tetikleyicisi doğrudan etkilemektedir. Bu, kopuşu tetikliyor. Dolayısıyla benimkine özel ilgi gösterilmesi gerekiyor. Ankara, metinlerin önemli belgelerinde yer almaktadır. Bu arada, bu kadar detaya sahip olmam biraz şaşırtıcı değil mi? Elbette vardı ama var olduğu da ortada, onun dışında çok da şaşırtıcı olmadığını söyleyeyim. Orada en çok konuşulan konulardan biri bu. Yıllardır Google Chrome tarayıcısına ait verilerin algoritmada kullanılmadığı, Google'ın kendi kaynak algoritmasının diğer ürün ve hizmetlerle ilişkilendirilmediği yönünde açıklamalar yapılıyor. Ancak sızdırılan belgede Chrome'un verileri doğrudan kullandığını açıkça görüyoruz. Elbette burada chrome görüyoruz ama Android cihazların aslında bu tarafta koaliti dediğimiz kavramın veri toplama ve değerleme noktasını kullandığını düşünüyorum. En merakla baktığım şeylerden biri de en büyüğü. Tartışma tarafında, reklam tarafında yani eş tarafında böyle bir şeyi ne kadar çok yaparsanız organik olarak büyür müsünüz, küçülür müsünüz? Bu konuda herhangi bir detay bulunmamaktadır. Bu arada acaba bir şey çıkacak mı diye merak ediyordum. Çok genel bir soru sordum, 14,000 parametreden bahsediyoruz ama onun dışında mesela 56 yıldan fazla oldu tabii, dolayısıyla bu arama sonuçlarındaki long'lar tıklamalar, işte CTR'lar. İyi saatler diye adlandırılan kategoriler var. Böyle takip edilmediğine dair açıklamalar vardı ama tabi aradan 56 yıldan fazla zaman geçti. Rant Fishkin'inki. Deneyinden sonra verilerde hata olduğu ortaya çıktı. Kullanıcıların arama sonuçlarındaki davranışları sıralamayı doğrudan etkiler. Bir sonraki sorum şu; ücretli trafik organik trafiği etkiliyor mu? Aslında dolaylı olarak değindik, biraz değindik ama sizin bu konudaki fikrinizi merak ediyorum. Biliyorsunuz 2.009 ile 13 arasında gittim oradaydım, sözüm 10'a çıkarmaktı, topraktan 2.010'a, üçten 10 bire, 10 sekize kadar orada çalıştım, sonra işte bir jak kurdum ve jakla aslında birçok başka büyük markanın verilerini girdim, verilerinin verilerini gördüm. Yani buradaki ortak payda, bunun daha önce çalıştığım diğer şirketlerde de çok sıradan bir ayrıntı olması. Google tarafında bütçeniz arttıkça Google botlarının sizi tarama isteği ciddi anlamda artıyor. Bu arada direkt emir değişikliğini göremedim ama anlık olarak mesela kira fişi denemesi tekrar oldu. Konferans salonunda herkese bir kelime arattırıp sekizinci Devlet'e tıklatıyor, sitenin konumu değişmiyor. Herkes otelin wifisinden çıksın, kendi kişisel 3 gezisine, 4 gs'sine dönsün, aynı senaryoyu tekrarlasın, tekrar o siteye çıksın. Dolayısıyla bir tema içerisinde arama niyetinde belirgin bir artış varsa ve bir web sitesi çok fazla tıklanmaya başladıysa organik tarafta hızlı bir şekilde sıra kazanabilir veya kaybedebilir. Dolayısıyla s tarafında bütçeye ayırdığınız miktarı arttırdığınızda gelen trafiğin bir kısmı organikten geliyorsa ve insanlar özellikle alttaki bir siteye tıklıyorsa evet bu mümkün ama pratikte bunun bir karşılığı var. Bu çok düşük bir ihtimal ama gördüğüm kadarıyla bu birçok toplantıda konuşulan bir konu ama bütçeyi bu kadar artırıyoruz. Bütçemizi koruyabilirz. Organik trafiğimiz nasıl etkilenmiyor, etkilenmiyor ama Google bottan gelen istek sayısını da hatırlıyor. Seviyede artışlar var. Bunların stratejik anlamda kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle sayfa sayısı fazla olan ürünlerde bu konunun altın değerinde olduğunu düşünüyorum, dolayısıyla crobagt dediğimiz kavram aslında çok kıymetli bir şey. Çünkü web üzerinde katrilyonlarca web sayfası var ve bir web sitesinin 24 saatlik bir zaman diliminde ne kadar taranacağı ve ne sıklıkla taranacağı sorusunun cevabı = Aslında bizi opercan kavramına doğru bir şekilde götürüyor ve bir sonraki sorum hemen şimdi. Günümüzün endüstriaktiv.tv teknolojilerinden biri olan yapay zeka konusuna girmek istiyorum. Organik taraftan önce içerik tarafını soracağım. Son zamanlarda size en sık sorulan sorulardan biri bu. İçerik üretiminde yapay zekanın, botların, çetelerin, bulutların katkısının SEO'ya birebir katkısı var mı? Burada yapay zekayı kullanacaksak nasıl kullanmalıyız sizce? Yapay zekanın nasıl çalıştığına daha yakından bakmamız gerekiyor. Ben bu alanda uzman değilim. Özellikle dinleyicilerimiz açısından, ama bilim açısından, bir hata yaparsam beni affedin. Açık yayının yayınlanması itibariyle çalışma mantığı aslında bir data screp'tir ve dilin çalışma mantığı aslında burada biraz anlaşılmıştır ve bu yeni modelde özellikle meşhur örnekteki gibi dünyalarda aslında bir yapay zeka ürünüdür. Evet, hayatımızdaydı ama bu yeni model, bir kelimeyi kullandıktan sonra gelecek kelimeyi tahmin eden bir yapıya sahip. Başka bir deyişle, bu aslında daha anlamlı, daha elle tutulur bilgiler üretmenizi sağlar. Bu model temel olarak yapay zekayı kullanarak bir metin yazdığınızda yapay zekanın kelime sorusunda hangi kelimeleri kullanabileceğini soruyor. Bundan sonraki kelimenin kelimenin devamı olma ihtimali de var. Cümlenin devamının nasıl akacağı konusu aslında matematiksel bir formülasyona dayanıyor elbette. Dolayısıyla bu verinin kaynağı aslında web, yapay zekada içerik üretmeye başlayabilirsiniz ve bunu yapabilirsiniz. Ama aslında etraftaki malzemeleri, yani mutfaktaki malzemeleri kullanarak yumurtalı menemen yapıyorsunuz. Soğanla yapılıyor ama ara toplamda menemen oluyor. Dolayısıyla burada kullanıcı için faydalı, ilham verici ve değer üreten yazılar üretiyoruz, aslında içerik operasyonu yapıyoruz. Her zaman ön planda olan kısım, onun özellikleridir. Şimdi yapay zekayla evet güzel içerikler elde edebilirsiniz ama her sorunuzun cevabından bir insan tarafından yazılmış yetkin ve yaratıcı metinler çıkmıyor. Daha genel bir durum ve burada çok fazla olumlu şey oluyor. Hatta ekran görüntüsüyle birlikte kullandım. Fenerbahçe'nin en büyük taraftar grubu nedir diye yazdığınızda, ultraslan diyorduk, burada kavga çıkacak, kurumsal içerikli ve %100 transfer EPR ente yayınlayan bir yerde kullanıyorsunuz. Reveo yok. Hiçbir incelemeye tabi tutmadan yayınlıyorsunuz. Aslında ciddi bir risk alıyorsunuz. Bu risk aslında içerik yazan editörler için de geçerli. İnsan yazarken yüzde yüz doğrulukla mı yazıyor biliyor musunuz? Yazmıyor, orada da hata payı var. Ancak yapay zeka tabanlı bir modelde üretilen içerik, internetinizi kullanmamanız gerektiği anlamına gelmiyor. Anlatayım, yani kullanıyorsun ama kesinlikle bir editörün düzenleme yapması, hatta %50 bandında veya %XNUMX'nin üzerinde bir düzenleme yapması için bir geri çekilme. Düzenlemeyi yaptıktan sonra incelemeyi yayınlarsınız. Çok daha sağlıklı olacaktır. Bir sonraki soruma da tam olarak cevap vermiş oldunuz. Orta düzeyde evet, hatta bu Google algoritmasından bahsettik, mesela Suzan'ın dokümantasyonunda, mesela, dikkatimi çeken dallardan biri içeride ayrılan efor, Google bunun için ne kadar efor harcandığını anlamaya çalışıyor ve bu algoritmanın içinde. Yapay zeka temelli üretilmiş bir içerik olup olmadığı konusunda bir tartışma yok, ya da o dokümantasyonda yapay zekanın kullanımıyla ilgili bir şey var ve bu benim. Hayır, ama bir içerik üretirken bu içsel çabaya harcanan çaba ekseninde bir parametre var. Dolayısıyla yapay zeka tarafından üretilen bir Metin Metin dizisinin gerçekten yapay zeka tarafından üretilip üretilmediğini tespit etmek mümkündür. Bu aslında çabanın ne kadar büyük ya da küçük olduğuna dair bir fikir veriyor. Ben bunu çok merak etmiyorum, yine de dediğiniz gibi şu ana kadar yazılmış milyonlarca madde var, ansiklopediler dahil, içerik var evet, onlar da yorumla üretiliyor. Belli bir zaman sonra, 5, 10, belki 20 yıl sonra. Yapay zekanın ürettiği içerikler sıklıkla kullanılmaya başladıktan sonra önümüzdeki 10 yılda etkisinin ne olacağını düşünüyorsunuz? Ancak bu bağlamda her mecranın beğenisi vardır. Her aşağı indiğinde bir çıkışı vardır. Bazı konular, teknolojiler şu anda çok popüler ve büyük ihtimalle bir sonrakinde tekrar gündeme gelecekler. Analog cihazlar trend olmaya başladı. Mesela biliyorsunuz, bir elektronik şirketinde yaşıyoruz, uzay çağında yaşıyoruz ama bazı cihazlar için insanları kandırıyorum. Anadolu fotoğraf makinelerine geri dönüldüğü gibi dünyalar da var. Evet, ortada bir havuzdan gelen verileri kullanan yapay zeka. Bir dizi içerik var. Evet, bu içerikleri kullanarak, bu verileri kullanarak farklı bir şey üretebilirsiniz ama bunun da bir sonu var. Yani belli bir noktadan sonra aslında bir havuz oluşacak. Bu, insanların sorularını ve ihtiyaçlarını bir nebze olsun çözecektir. Bunu bilmiyorum. Çözdüğü sürece evet kullanılmaya devam edilecektir. Bu arada hayatımızı %101 etkileyecek bir dünya var mı? Evet, yapay zekalı bir plaka var, hatta bununla ilgili çok yakından izlediğim bir belgesel bile var. Yapay zekanın savaş meydanlarında kullanımından bahsediyoruz. Bazı şeyler var. Aslında bu konu Avrupa Birliği komisyonlarında da tartışılıyor. Profesyonel bir f 16 savaş pilotunun ortalama eğitim süresi 10 yıl civarındadır ve bir kaç pilot toplayıp bu bilgiden XNUMX yıl kadar yapay zeka üretiyorlar ve bu da yaklaşık onay demek, onaydan sonra yapay zekanın kullandığı bir savaş uçağını gerçek pilotlarla köpek dalışına sokuyorlar ve yapay zeka hepsinde kazanıyor. Yani burada birkaç yaklaşım var. Filmlerde gördüğünüz gibi hiçbir savaş uçağı önünüzde sizi vurmak istemez. Uçağın arkasındaki diğer uçak. Var ama yapay zeka farklı bir karar alıp doğrudan dalıyor, bunu bir insan yapamaz. Çünkü çok yüksek ihtimalle bir şeylerin ters gitme ihtimali var ama yapay zeka bununla ilgilenmiyor. Tek amacı karşı hedefi vurmaktır ve yapılan hesaplamalar sonucunda en yüksek haznesinin karşı hedefe isabet ettiği söylenmektedir. Veya Amerika'da bir şirket var, nadir hastalıklara yönelik ilaç üretimiyle ilgilenen bir laboratuvar var ve burada yapay zeka kullanarak ne gibi çözümler üretebiliriz diye bir şeyler yapıyorlar ve bu şirkete Avrupa'daki bir konferanstan davet geliyor. Yapay zekanın kullanımında nelere dikkat edilmeli? Sunuma içerik üretebilmek için aslında sorunu çözmeye çalışıyoruz. Acaba buradaki algoritmayı sıfırlasak, yani sorun çözmek yerine sorun yaratmaya çalışsak ortaya ne çıkar? Çok eski bir ayıklık var, onu çevirip 24 saat çalıştırıyorlar ve sonunda binlerce kitle imha silahı, üretimi ve teklifleri ortaya çıkıyor. Dehşete düşmüş durumdalar. Elbette, bunu kamuoyuna açıklayıp açıklamama sorusu da onların elinde. Konuştuktan sonra en azından farkındalık yaratmak için o konferansı yaptılar ve soru şuydu, Beyaz Saray'a davet edildiler ve başkan bu konuda bir sunum yaptı bu arada. Yani evet, yapay zekanın kullanılacağı pek çok alan var. Dijital pazarlama tarafında da, az önce bahsettiğim gibi, %100 yapay zeka tabanlı otomasyon veya prodüksiyonlar sorunların çoğunu çözer mi? Sorunu çözecek gibi görünmüyor. Belki bunu biraz zamana bırakmak lazım. Yapay zekanın insan bilgisinden yararlanılarak yoğrulmasının daha mantıklı olduğu her zaman söylenir. Bu da onun görüşlerinden biriydi. Şimdi bu konuşmaların ışığında seo'yu yapay zeka çerçevesinde değerlendirmek istiyorum. Yıllardır ESO'nun ölüp ölmediği konusunda çok konuşulduğunu düşünürsek, ortaya atılan yeni argümanlara bakacak olursak, bundan 10 yıl sonra, 20 yıl sonra toplam organik trafiğin veya iso'nun nereye gideceği konusunda bir sorum var. Bunu şu bağlamda soruyorum, insanların kaynak arama motoru ve arama motorlarını kullanma aşamasını atlayıp, direkt erkek bulma aşamasına geçecekleri bir macera olduğu söyleniyor. O yüzden artık aramayacağız. Neyse, zaten bulacağız, bazen asistanlarla yapacağız, bazen sesle yapacağız, bazen de kendimiz doğrudan girerek yapacağız. Bir fikri var. Siz burada ne düşünüyorsunuz, gayrimenkulün geleceğinin nasıl şekilleneceğini düşünüyorsunuz? Geçtiğimiz yıllarda yapılan keşiflere, icatlara baktığımızda bunun tabana yayılmasına kadar geçen sürenin ortalama 30 yıl civarında olduğunu görüyoruz, ya da havayolu uçaklarının keşfine baktığımızda, ilk ticari uçuşun başladığı yıllara baktığımızda ama bunun kitleler tarafından kabul edilip kullanılmasına baktığımızda. Başlangıç ​​dönemlerine bakın, arada ortalama 30 yıllık bir süre var. Bu anlamda mesela. İşte 2.009 yılında bitcoin hayatımıza girdi. Üstelik 2035 yılına kadar ortalama 40-30 yıl gibi bir süre Bitcoin üzerinden tahmin edilecek. Yani kullanımı yaygınlaşacak. Yatırım tavsiyesi değildir. Benzer şekilde ben de 2004 yıldır dijital pazarlama tarafında çalışıyorum. Aktif olarak ve bildiğiniz gibi Google'dan önce de bir takım metalar vardı. Çözemediklerini çözen birtakım akıllı sistemler var, aslında 2002-2003 yıldır hippel var, dolayısıyla insanlar bir ürünü kullanırken sıkılmaya meyilli oluyorlar. Benim tarafımda ve kişisel kullanımda durum böyle mi bilmiyorum ama bazen kendi hayatımda yaşıyorum. Yani ben hep Google kullanıyorum ama bir yerden sonra sıkılıyorum. Yani tek bir şeyi kullanmak istemiyorum. Şimdi ben bu çarkın ve bu çarkın Google'a verdiği gücün, gazetede hata yapma riskini de artırdığını düşünüyorum. Şimdi ise openay gibi teknolojiler, yapay zeka ürünleri evet hayatımıza giriyor. Bu soru aslında yıllardır sorulan bir soru, ben de hep şu cevabı verdim; seo ölür mü bilmem ama işin içinde bir algoritma var. Hayatımız arama motoru olan herhangi bir üründe devam edecektir. Yani SEO ölürse, ASO var, Appstore optimizasyonu var. Dünyada oraya kadar gidildiğinde, okuyan kullanıcılar, özellikle yeni nesil, dinleyiciye dönüşmüş durumda. Sonra youtube youtube optimizasyonu var. Aslında her zaman optimize edilmiş bir ürünümüz olacak. Peki bu meslek ölecek mi? Öleceğini sanmıyorum ama şekil değiştirecek, kendi içinde evrimleşecek, şimdi yine bu yapay zeka tarafı için, evet aslında çok yakın bir zamanda güneyde bir versiyon değişimi oldu ya da bir dönem öyleydi. Bunu yapıp yapmayacağına dair bir söylem vardı, doğru hatırlıyorsam hayır biz böyle bir arama motoru sektörüne girmeyiz şeklinde bir açıklama yapmıştı ve düşen Google hisseleri yeniden artıya dönmüştü. Evet bu arada arama motoru olarak servisler hayatımıza girdi, you.com ve benzeri bir çok farklı domain var. Kabul edilecekler mi? Sanırım belli bir zamana ihtiyacı vardı. Çünkü bu ürünlerin ciddi bir maliyeti var, yani o yapay zekaların çalıştığı sunucu maliyetleri vs. bunlar bedava verilebilecek hizmetler değil ama siz Google'sınız. Bir yandan kullanıyorsunuz, bir yandan da belli bir açıdan bakıyorsunuz ama diğer yandan da Google'ın ürünlerini ve hizmetlerini iyileştirebilmesi, daha fazla para kazanabilmesi için kendi verilerinizi paylaşıyorsunuz. Konuyu başka bir tartışma konusuna çekmeyeyim. Ancak yapay zekanın arama motoru tarafına girmesi için biraz daha zaman var gibi görünüyor. Bu bağlamda yapay zekayı birleştirirsek sesli aramaların geleceği hakkında düşünceleriniz var mı? Bunun gerçek hayatta yankı bulacak ilk ürünlerden biri olacağını düşünüyorum. Sanırım Amazon ürünüydü, Alex, Google ile başlayan bir heyecandan sonra. Bunun kendine ait cihazları ve diğer markaların piyasaya sürdüğü benzer cihazları bulunmaktadır. Türkiye'de çok yaygın değil mi, yani Türkiye'de en yaygın kullanılanı cep telefonlarımızdaki sesli komutlar ve yanıtlardır. Yeni nesil araçlarda sesli komut vererek cevabını alabiliyorsunuz. Bu arada Google haritalar da benzer şekilde yapay zeka plakasında bir takım eski servislere gelmiş ve kabul görmüştür. Bu arada kullanıcıların hayatı da kolaylaştırıldı. Ben o hizmeti dünyada sağlıyorum. Elbette kullanım oranını artırıyor. Evet, sanırım bu ses aygıtlarını kullanıyorum. İnsanlar markaların biraz da kapağına güveniyor. Mesela Google'ın seslicez'ini veya alexa'yı Türkiye'de çok %100 özelliklerle kullanmıyorsunuz. Çünkü Türkçe dil desteği yok. Şimdi geldiğinde evet Türkiye'de pazar payı elde edecek ve aktif olarak kullanılacak. Elbette bunu web sitelerine entegre etmek için kullanmanız gereken bir takım şemalar var. Yapılandırılmış bir formata sahipler ve cihazlarımızın verilerini çekip telaffuz edebilmeleri için sraccher veri uygulamaları var. Şu özel şeyleri yapmanız gerekiyor. Elbette bu cihazlar başka ürünlerdir. Ne kadar güvenilir olsa da, her zaman tartışma konusudur. Mesela isim vermeden telaffuz edeyim. Marka, Amerika'da üretilen bir gıda şirketidir. Bu arada bir reklamda "Merhaba Alexa" yazıyor. "Şu hamburgerin içindeki malzemeleri bana söyleyebilir misin?" diyor. Televizyon reklamı ve tüm cihazlar aynı anda konuşmaya başlıyor. Aslında baktığınız zaman bu, cihazların hacklenmesiyle ilgili bir söylemin ortaya çıkardığı bir konu. Daha sonra versiyon güncellemesi yapıyorlar. Bu arada isim vermeden konuşmak zor. Burada televizyondan gelen belli bir desibel 6 ve üzeri ses frekanslarını reddetmeye, almaya ve tepki vermeye ignore@ deniyor. İkinci reklamda ise aynı firma farklı bir sibel ile benzer bir komut veriyor. Tekrar tüm cihazlar tetiklenir. Yani bu konulara gelene kadar konuşulması gereken başka konular da var. Güvenliğin önemli bir konu olduğunu düşünüyorum ama hayatımızın büyük bir alanında geri döneceği de aşikar. Luck'a katıldığınız için çok teşekkür ederim. Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim. Bugün Krikotan Uğurlu ile seo alanında önümüzdeki yıllarda bizi neler bekliyor diye konuştuk.